AMOLED Ekranın Getirdiği Çarpıcı Görsel Deneyim

Casper VIA X40, 6.67 inç FHD+ AMOLED ekranı ile kullanıcılara sadece büyük bir ekran değil, aynı zamanda canlı ve parlak renkler sunar. Bu ekran, yüksek 120Hz yenileme hızı ile oyun oynamak veya video izlemek gibi aktivitelerde kesintisiz bir deneyim sağlar. Geliştirilmiş AMOLED ekran teknolojisi, telefon modelleri arasında Casper VIA X40’ı bir adım öne taşır.

Üstün Kamera Özellikleri ve Dinamik Selfie Deneyimleri

VIA X40 satın al düşüncesi olanlar için, 50MP ana kamera, 5MP geniş açı ve 2MP makro kamera ile donatılmış bu model, fotoğrafçılıkta yeni bir standart belirliyor. Ayrıca 24MP’lik ön kamera, yüksek çözünürlükte canlı ve net selfieler için idealdir. Arcsoft yapay zeka destekli yazılım, her çekimde fotoğraf kalitesini üst boyutlara taşır.

Güçlü Performans ve Genişletilebilir Depolama

Casper VIA X40, MediaTek G99 chipset ve 8GB RAM ile güçlendirilmiştir. Bu sayede telefon modelleri içinde yüksek performans sunan seçeneklerin arasında yer alır. 256GB başlangıç hafızası ve micro SD kart ile 1TB’a kadar genişletilebilir depolama alanı, kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap verir.

NFC ve Yüksek Pil Kapasitesi ile Kesintisiz Kullanım

NFC teknolojisi, Casper VIA X40 kullanıcılarının günlük işlemlerini kolaylaştırarak cüzdan taşıma zorunluluğunu ortadan kaldırır. Ayrıca 5000 mAh batarya kapasitesi, uzun saatler boyunca kesintisiz kullanım imkanı sunar. Böylece VIA X40 satın almayı planlayanlar için ideal bir tercih haline gelir.

Modern Güvenlik Önlemleri ve Şık Tasarım

Kişisel verileri korumak için parmak izi okuyucu ve yüz tanıma gibi güvenlik önlemleri bulunan VIA X40, kullanıcıların güvenliğini ön planda tutar. Ayrıca bu model sahip olduğu şık tasarımı ve 3 farklı renk seçeneği ile de dikkat çeker.

Sonuç olarak, piyasadaki en iyi telefon modelleri arasında yer alan Casper VIA X40, gelişmiş özellikleri ve rekabetçi fiyatı ile kullanıcıların beklentilerini karşılayarak, akıllı telefon deneyimini yeni bir seviyeye taşır. VIA X40 satın al düşüncesiyle harekete geçenler, bu modelin sunduğu avantajlardan faydalanabilir.

Bu yazı Piyasadaki En İyi Akıllı Telefon Modelleri ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Xiaomi 15 ve Xiaomi 15 Pro

• Xiaomi 15: Snapdragon 8 Gen 4 ile güçlendirilen bu model, yüksek performans ve gelişmiş özellikler sunuyor.
• Xiaomi 15 Pro: Daha büyük ekran boyutu ve daha fazla bellek (RAM) ile gelen bu model, kullanıcıların beklentilerini karşılamayı amaçlıyor.

OnePlus 13 ve iQOO 13

Xiaomi’nin ardından OnePlus 13 ve iQOO 13 modelleri de Snapdragon 8 Gen 4 ile donatılacak. Geçmişe dayanarak, bu üç üretici, yeni yonga setlerini ilk kullananlar arasında yer alıyor. Çin’de piyasaya sürülen OnePlus 12, iQOO 12, Xiaomi 14 ve Xiaomi 14 Pro da Snapdragon 8 Gen 3 ile donatılan ilk telefonlar arasındaydı.

Küresel Lansman

Xiaomi 15, OnePlus 13 ve iQOO 13’ün küresel lansmanları, Çin lansmanından birkaç hafta sonra gerçekleşebilir. Ancak Xiaomi 14 Pro’nun küresel lansmanı yapılmamıştı, bu nedenle aynı durumun halefi için de geçerli olabileceğini unutmayın.

Bu yeni yonga seti, mobil cihazlarda daha yüksek performans ve daha iyi enerji verimliliği sunmayı amaçlıyor. Snapdragon 8 Gen 4 ile güçlendirilen bu telefonlar, kullanıcılar için heyecan verici bir deneyim sunacak.

Bu yazı İşte Snapdragon 8 Gen 4 ile Güçlendirilen İlk Telefon ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Daha önce Super Bowl’da yanınlanan fragmanla izleyicide merak uyandıran filme ait yeni fragman yayınlandı. Yayınlanan fragmanda Deadpool ve Wolverine oldukça fazla yer verilirken, film hakkında da küçük tüyolar vermekteler. Filmde Huhj Jackman’ın etkisiyle şimdiye kadarki en yüksek gişe elde eden Deadpool filmi olması bekleniyor.

26 Temmuz 2025 tarihinde vizyona girecek filmde yer alan karakterler hakkında çok fazla detay yok aslında.

Shawn Levy (Free Guy, The Adam Project) tarafından yönetilen filmin oyuncu kadrosunda ise Ryan Reynolds ve Hugh Jackman, Morena Baccarin, Emma Corrin, Matthew Macfadyen ve Brianna Hildebrand yer alıyor.

Bu yazı Deadpool & Wolverine’den yeni fragman ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

İngiltere Championship Takımları

İngiltere Championship, çeşitli büyüklükteki futbol kulüplerinden oluşur. Leicester City, Leeds United, Hull City, Sunderland, Norwich City, Bristol City, Queens Park Rangers, Stoke City ve Watford FC gibi kulüpler bu ligde mücadele ederler.

İngiltere Championship Puan Durumları

Şampiyonluk yarışında takımlar arasında sıkı bir rekabet vardır. Puan durumu, ligdeki takımların performansını gösteren önemli bir göstergedir. Şu anda liderlik koltuğunda kimin olduğunu bilmek, futbolseverler için oldukça önemlidir. Championship puan durumları aşağıdaki gibidir;

• Leeds United: 82 puan
• Leicester City: 82 puan
• Ipswich: 81 puan
• Southampton: 73 puan
• WBA: 66 puan
• Norwich City: 61 puan
• Hull City: 58 puan
• Coventry: 57 puan
• Preston: 56

Maç Sonuçları

Her hafta oynanan maçlar, futbolseverler için büyük bir heyecan kaynağıdır. Maç sonuçları, ligdeki takımların performansını değerlendirmek ve gelecek maçlar için tahminler yapmak için önemli bir referanstır. İnternet üzerinden canlı macsonucu takip etmek, futbol tutkunları için vazgeçilmez bir aktivitedir.

İngiltere Championship, futbolseverler için heyecan dolu bir ligdir. Takımlar arasındaki rekabet, maçların heyecanı ve ligdeki gelişmeler, futbolseverlerin dikkatini çeker ve tutkularını canlı tutar. Bu yazı, İngiltere Championship hakkında temel bilgiler sunarak, bu heyecan dolu lig hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olmayı amaçlamaktadır.

Bu yazı İngiltere Championship Hakkında Bilgiler ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

1.sınıf  öğrencileri 1 dakikada kaç kelime okumalı sorusunun cevabını hem öğrenci hem veli hem de öğretmen açısından önem arz eden ve aynı zamanda hassas davranılması gereken bir konu olarak görüyorum. Nedenlerini detaylarıyla birlikte inceleyelim.

Bu yazıyı ilkokul birinci sınıfların okuma hızları özelinde ele almış olsam bile, diğer sınıflar için de aynı şeyler hemen hemen geçerlidir. O yüzden burada ele alınan hususlar 2. 3. 4. 5. sınıflar ve üzeri için de geçerlidir diyebiliriz.

Öncelikle 1. sınıf öğrencilerinin 1 dakikada kaç kelime okuduklarının nihai değerlendirilmesi yılsonunda yapılmalıdır. Fakat dönem içerisinde de zaman zaman küçük ölçümler yaparak test edilmelidir ve ona göre adımlar atılmalıdır.

Genel olarak 1. Sınıftan 5. Sınıfa kadar öğrencilerin ortalama olarak 1 dakikada kaç kelime okumaları gerektiği aşağıdaki gibi olmalıdır diyebiliriz:

1. Sınıfın Sonunda: 45 – 70 kelime aralığında
2. Sınıfın Sonunda: 60 – 80 kelime aralığında
3. Sınıfın Sonunda: 80 – 95 kelime aralığında
4. Sınıfın Sonunda: 90 – 100 kelime aralığında
5. Sınıfın Sonunda: 100 – 120 kelime aralığında

Bu listede verilen değerler ortalama değerlerdir. Yani sağlıklı bir öğrenciden yılsonunda, karne aldığı zaman 1 dakikada okuması beklenen kelime değerleridir. Fakat yine de öğrencilerin bireysel farklılıkları göz önüne alınarak bir değerlendirme yapılmalıdır. Ona göre hareket edilmelidir.

1. Sınıf Öğrencilerinin Okuma Hızı Nasıl Ölçülür?

Okumaya yeni başlayan birinci sınıf öğrencisi için velisi ya da öğretmeni süre tutup ölçmelidir. Öğretmen birden fazla öğrenciyle muhatap olduğu için sonuçları takip etmekte zorlanabilir. Burada velinin devreye girerek çaba göstermesi daha iyi olacaktır.

Okuma hızının hesaplanması için “1 dakikada kaç kelime okunur” başlıklı diğer yazıdan da faydalanabilirsiniz.

Fakat burada kısaca bahsetmek gerekirse çocuğun yaşına uygun olan bir metin verilir ve 2 dakika boyunca okuması istenir. 2 dakika sonunda çocuğun okuduğu tüm kelimeler sayılır ve çıkan sonuç ikiye bölünür. Çıkacak olan sayı çocuğun bir dakikada kaç kelime okuduğunu gösteren sonuçtur.

Burada çocuğa stres yaptırılmamalıdır. Yani bir yarış şeklinde değil de normal bir seyir içerisinde okumasını sağlayacak şekilde rahat olması sağlanmalıdır.

Bu ilk okumada ortaya çıkan sonuç önemlidir ama tam belirleyici değildir. Sadece bir yere not edilip beklenmelidir. Aradan geçen 1-2 ayın sonunda bu şekilde bir ölçüm daha yapılmalıdır ve ilk ölçümle arasındaki fark kıyaslanmalıdır.

Eğer ilk okuyuşa göre bir artış söz konusu ise öğrenci teşvik edilip okuması desteklenmelidir. Fakat okumada bir ilerleme söz konusu değilse telaşa kapılmadan gerek veli ile gerekse öğretmen ile görüşülüp ortak hareket edilmelidir.

Öğrencinin takıldığı ve sorun yaşadığı noktalar belirlenerek çözüm aranmalıdır. Okuma hızının artırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır.

Yılsonunda, yani 1. Sınıfın sonuna gelindiğinde yukarıdaki gibi bir ölçüm daha yapılmalıdır. Eğer öğrenci kendi yaşına uygun olan bir metinde 40-70 kelime aralığında okuyorsa normal bir gelişim gösterdiği kabul edilmelidir.

1. Sınıflarda Okuma Hızı Nasıl Artırılır?

Normal bir okuyucu olarak bizler bir kelimedeki heceleri teker teker okumayız. Bir bütün olarak görüp algılarız ve öyle okuruz. Örneğin “kalemlik” kelimesini tek bakışta okuyup algılarız ve anlarız. “Ka-lem-lik” şeklinde heceleyerek okumayız.

Fakat okumayı yeni öğrenen bir öğrenci önce harfleri ve sesleri öğrenir sonra harfleri birleştirerek heceler oluşturmaya başlar, sonra yukarıdaki gibi heceleyerek okur. Sonrasında ise kelimeleri bütün olarak algılar ve öyle okumaya başlar.

Okumayı yeni öğrenen çocuğun gelişim aşaması aşağıdaki gibidir;

Harflere karşılık gelen sesleri öğrenme > sesleri birleştirme > hece oluşturma > heceleri birleştirme > kelime oluşturma > kelimeyi bir bütün olarak görebilme

Okumayı öğrenmiş her birey “kelimeyi bir bütün olarak görebilme” yetisine sahiptir. Yani birinci sınıf öğrencilerinden de “kelimeyi bir bütün olarak görebilmeleri” beklenir.

Bunu başarabilmenin en önemli yöntemi çocuğun bolca metin okumasıdır. Heceleyerek okuyan birinci sınıf öğrencisi bir süre sonra okumaya devam ettikçe bazı kelimeleri kalıp olarak öğrenecektir. Bir zaman sonra da benzer kelimeleri sürekli okuduğu için artık o kelimeleri gördüğünde hecelemeden tek seferde okuyacaktır.

Çocuklar ne kadar çok metin okurlarsa kelime hazineleri de o kadar çok gelişecektir ve en nihayetinde kelimeleri harf olarak değil, bir bütün olarak algılayacaklardır.

Bugün herhangi bir “hızlı okuma” kursunda, hızlı okumanın temeli olarak da bu yukarıda bahsettiğim “bütüncül bakış” öğretilir. Yani okurken teker teker kelimeler değil, bir bütün olarak kelime gruplarının hatta paragrafın tek seferde okunması öğretilir. Bu seviye okumanın üst seviyedir ve geliştikçe okuma hızı da artar.

Bireysel Farklılıklara Dikkat Edilmelidir

İnsan olmanın bir gereği olarak her birimizin bireysel farklılıkları vardır. Bu durum 1. Sınıf çocukları için de geçerlidir. O yüzden 1. Sınıf öğrencilerinin dakikada kaç kelime okuduğu ölçülürken bu farklılıklar göz önünde bulundurulmalıdır.

Bazı öğrenciler daha kolay ve çabuk algılayıp, daha hızlı okuyabiliyorken bazı öğrenciler biraz daha yavaş algılayıp daha yavaş okuyor olabilirler. Böyle bir durumda çocuklar asla  kıyaslanıp yarıştırılmamalıdır. Onun yerine çocuğun anlayarak okuması ve aynı zamanda biraz hız kazanması için çeşitli etkinlikler yapılmalıdır.

Unutulmamalıdır ki her çocuk özeldir ve kendince bir öğrenme metodu vardır. Kimisinin sözel zekası gelişmeye müsaitken kimisinin de sayısal zekası gelişmeye müsaittir. O yüzden zamana bırakılmalı ve öğrenmesi için destek olunmalıdır.

Özellikle velililer, “çocuğum az yavaş okuyor” diye bir telaş içerisinde olmamalıdırlar. Çünkü okuma hızı çalışma ile zaman içerisinde gelişen bir durumdur.

Çocuğu sıkmadan, zorlamadan, sevdiği konulardaki metinler getirerek ekstra okumalar yaptırmak suretiyle bu okuma hızı artırılmaya çalışılmalıdır.

 Hızlı Okumak mı? Anlayarak Okumak mı?

1. sınıf öğrencileri için bir dakika içinde çok fazla kelime okumaları bir ölçüt değildir. Aynı zamanda çok yavaş okumaları da istenen bir durum değildir. Bu ikisinin ortasında olmalıdır.

Bu öğrenciler için olması gereken şey ortalama bir hızda okuyup, aynı zamanda okuduğunu anlamalarıdır. Yani önemli olan “aşırı hız” değil ortalama bir hızda “anlayarak okuma” olmalıdır.

Diğer yandan çok yavaş ve heceleyerek okumak da anlamayı zorlaştıran durumlardan birisidir. O yüzden orta bir hız bulunmaya çalışılmalıdır.

En nihayetinde birinci sınıf bittiği zaman olması beklenen durum hem ortalama bir hızda okumak hem de okuduğunu anlamaktır. Zira okuduğunu anlamadıktan sonra 1 dakikada yüzlerce kelime okumasının hiçbir önemi olmayacaktır.

“Servet ister misiniz? Gidin bir kitap okuyun.”

Okumayı Sevdirmek Esas Olmalıdır

Burada birinci sınıflar için dakikada kaç kelime okumaları gerektiği üzerinde açıklama yapıyoruz fakat bence esas olan çocuğa “okuma sevgisini” bu yaşlardan itibaren kazandırmak olmalıdır.

Eğer küçük yaşlardan itibaren okumayı severse, ister yavaş okusun ister hızlı okusun hiç fark etmeksizin, çocuk için en büyük iyilik yapılmış olur.

Zira okumayı seven birisi okuduğu kitaplar sayesinde kendi benliğini geliştirmede, doğru ile yanlışı ayırt etmede, farklı dünyaları, farklı fikirleri, farklı insanları tanımada çok büyük ilerlemeler kaydetmiş olacaktır.

Okumayı sevmek pek çok kapıyı açan sihirli bir anahtar gibidir. Nitekim günümüzde ve tarihte önemli başarılar elde etmiş insanların hayatlarına baktığımız zaman okumanın onların hayatlarında önemli bir yer tuttuğunu görürüz.

Diğer yandan okumak, sadece maddi başarılar elde etmekten de öte kişinin hakiki anlamda “insan” olmasında çok etkilidir. İyi bir insan olma noktasında okumak tek başına yeterli olmasa bile oldukça önemlidir.

İster veli, ister öğretmen olsun bu noktada çocuğu hem anlayarak hızlı okuma noktasında desteklemeli hem de ona okuma sevgisini ve kitap sevgisini kazandırma noktasında elinden geleni yapmalıdır.

“Okuma ihtiyacı bir barut gibidir. Bir kez tutuşunca artık sönmez.”

1. Sınıflarda Hızlı Okuma Yarışması Yapmak Doğru mu?

Bizler küçükken öğretmenimiz sınıfta zaman zaman hızlı okuma yarışmaları düzenlerdi. Süre tutar ve bu sürede okumamızı isterdi. Daha sonrasında herkes okuduğu kelimeyi sayar ve ona göre bir birinci belirlenirdi.

Böyle bir yarışma elbette iyi niyetli olarak yapılmaktaydı. Şuan bazı okullarda da bu tür etkinliklerin yapıldığını duymaktayız. Elbette öğretmenlerimiz bunu iyi niyetli olarak yapıyorlar. Çocukları okuma konusunda teşvik etmek için yapıyorlar.

Fakat böyle bir yarışma yapılırken dikkatli olunmalıdır. Zira iyi okuyan öğrenciler için bu durum olumlu etki yaparken, okuması zayıf olan öğrencilerin hevesi kırılabilir, okumaktan uzaklaşabilirler.

Herkesin içinde böyle bir yarışma yapmak yerine, yazının en başında belirttiğim gibi, her öğrenciyi bireysel olarak ölçüp – değerlendirmek, süreci kontrol etmek daha doğru olacaktır.

Sonuç Olarak

Öğrenciler kaçıncı sınıfta olursa olsunlar okuma noktasında gelişmeleri için gereken çaba gösterilmelidir. Özellikle 1. Sınıftan itibaren dakikada kaç kelime okuduğu takip edilip çocuk desteklenirse ilerleyen yıllarda bunun faydasını daha çok görecektir.

“Kitapsız yaşamak; kör, sağır ve dilsiz yaşamaktır.” K. Atatürk

Bu yazı 1.Sınıf 1 Dakikada Kaç Kelime Okumalı? ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Onbir ayın sultanı Ramazan, Hicri takvimde 9.ay ve İslam inancına göre Hz. Muhammed(s.a.v.)’e Ku’ran-ı Kerim ayetlerinin inmeye başladığı aydır. Bu ayda Müslümanlar oruç tutmaya ve bu ay boyunca her gece olmak üzere bir nafile namazı olan Teravih namazı kılınmaya başlanır. İslam’a göre Ramazan ayı oruç, ibadet ve sabır ayıdır. Bu ayda İslam inanışına göre rahmet ve bağışlanma kapıları açılır ve içtenlikle yapılan ibadetler Allah katında daha değerli olur.

Ramazan’da Oruç Tutmak Zorunlu Mudur?

Müslümanlar için oruç tutmak zorunludur ve hicretin 2. yılında (miladi 624) farz kılınmıştır. Akut veya kronik bir hastalığı olan, seyahat halinde olan, aşırı yaşlılar, emziren veya hamile olan kadınlar, şeker hastası olanlar ve ergenliğe girmemiş olanlar dışında tüm Müslümanlarca tutulması zorunlu olarak görülür. Oruç tutmamak büyük bir günah olduğu gibi açıktan oruç yemekte bir o kadar günahtır. Açıktan oruç yiyen Ramazan ayına hürmet etmemiş olur.

Oruç Tutmanın Nedeni nedir?

Ramazan ayında oruç tutmak, diğer yapılan bütün ibadetler gibi bu ayda çok daha değerli görülür. Manevi mükafatlarının (sevaplarının) oruç tutarak katlanarak arttığına inanılır. İslam’ın beş temel şartından biri olan oruç tutmak İslam dininin çok önem verdiği bir farzdır. ) Allah, oruç benim rızam için yapılan bir ibadettir ve onun faziletini ve sevabını ben veririm demiştir. Vücudun sadakası olarak görülen ve kişinin cennet kapılarını açıp cehennem kapılarını kapattığına inanılan oruç, sadece yeme ve içmeden uzak durma anlamı taşımıyor. Empati kurma yeteneğini ve insanlar arasındaki dayanışmayı arttırıp insanları kötülüklerden uzak tuttuğuna inanılır. Bu ayda insanlar sadece yiyecek ve içecekten değil cinsel münasebetlerden, alkolden, tütün ürünlerinden ve İslam dinine göre günahkar olan davranışlardan da kaçınırlar.Bu ayda daha fazla namaz kılıp Kur’an okunur.

Oruç Nasıl Tutulur?

Oruç, imsak vaktinden başlayıp iftar vaktine kadar, oruç tutan kişinin bilinçli ve Allah’ın rızasını kazanmak için yiyip içme ve cinsel münasebetten uzak durması şeklinde tutulur.

• SAHUR: Sabahın erken saatlerinde, imsak vaktinden önce genellikle daha hafif kahvaltı tarzı bir sahur sofrası hazırlanıp niyet edilerek sahur yapılır. Bu yemek imsak vaktinden önce tüketilmesi sünnet olan son yemektir. Hz. Muhammed (s.a.v.) şöyle buyurmuştur, ‘’ Sahur yemeği yiyin, zira sahurda bereket vardır.’’ Sahur yapmak, oruç tutan kişinin açlıktan ve susuzluktan dolayı huysuz, kızgın veya zayıf olmasını engeller. Ramazan ayında Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerde gece insanları sahura kaldırmak, uyandırmak için davul ve manilerle sokaklarda gezen ve Musaharati denen kişiler bulunur. Bu gelenek Endonezya, Bangladeş, Mısır, Suriye, Türkiye, Sudan, Pakistan, Suudi Arabistan, Ürdün ve Filistin gibi ülkelerde hala uygulanmaktadır.
• İFTAR: Müslümanlar imsak vaktinden iftar vaktine kadar oruçlu geçirdikleri günün sonunda akşam ezanıyla birlikte oruçlarını açarlar. İftar sofraları genellikle gelenek olarak kalabalık bir şekilde toplanarak kurulur. Sahurun aksine genellikle ağır ve doyurucu yemekler yapılır. Genellikle Hz. Muhammed (s.a.v.)’e öykünerek oruçlar hurmayla açılır hurma yoksa su içerek açılır. Bazı insanlar Hz. Muhammed (s.a.v.)’in Müslümanları orucunu açacak kimseleri iftar sofralarında bulundurmaya teşvik ettiğinden dolayı maddi olarak imkanı olanlar özellikle yoksul kişilere iftar yemeği yedirirler.

Oruç Tutmakla İlgili Bazı Hadis Ve Ayetler

Peygamber efendimiz Hz Muhammed (S.A.V) Ramazan ayında tutulan oruçlar hakkında şöyle buyuruyor;

 ” İslam toplamda beş temel bina üzerine inşa edilmiştir. Bu binalardan biri de Ramazan ayında oruç tutmaktır. “

 ” Rabbinizden korkun. 5 vakit farz olan namazınızı kılın. Ramazan ayı geldiğinde ise orucunuzu tutun. Malı olanlar zekatlarını versinler. Sizi yönetenlere itaat edin. Böylece cennete girebilesiniz. “

 ” Oruç mümin için bir kalkandır. Oruç tuttuğunuz zaman birbirinize kötü söz söylemeyin ve kavga etmeyin. Biri kendinize kötülük etmeye kalkarsa, üç defa “Ben oruçluyum” desin.

Hz Muhammed (s.a.v.) oruç tutanları şu hadisle müjdeliyor; ‘’Kim inanarak ve mükafatını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır. “(Buhari Savm,7)

Bakara Suresi 183. Ayette ise şöyle buyruldu;

 ” Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı. İçinizden hasta veya yolcu olan, başka günlerden sayısınca tutar. Orucu tutmakta zorlananlar için bir yoksulun (günlük) yiyeceği kadar fidye yeterlidir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız -bilirseniz- sizin için daha hayırlıdır.”

Ahzab Suresi 35. Ayette şöyle buyruldu;

‘’ Şüphesiz Müslüman erkeklerle Müslüman kadınlar, mü’min erkeklerle mü’min kadınlar, itaatkâr erkeklerle itaatkâr kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah’a derinden saygı duyan erkekler, Allah’a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya, işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.’’

Bakara Suresi 187. Ayette şöyle buyruldu;

 ‘’ Oruç gecesinde kadınlarınıza yaklaşmak size helal kılındı. Onlar, sizin örtüleriniz, siz de onlara örtüsünüz. Allah, gerçekten sizin, nefislerinize ihanet etmekte olduğunuzu bildi, tevbenizi kabul etti ve sizi bağışladı. Artık onlara yaklaşın ve Allah’ın sizin için yazdıklarını dileyin. Fecir vakti, sizce beyaz iplik siyah iplikten ayırt edilinceye kadar yiyin, için, sonra geceye kadar orucu tamamlayın. Mescidlerde itikafta olduğunuz zamanlarda onlara (kadınlarınıza) yaklaşmayın. Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır, (sakın) onlara yanaşmayın. İşte Allah, insanlara ayetlerini böylece açıklar; umulur ki sakınırlar.’’

Bu yazı Ramazan Ayının Anlamı Nedir? ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Kripto para vadeli işlemleri spot veya kripto Launchpad piyasalarından çok daha farklıdır ve pazarı derinlemesine anlamayı gerektirir.

Kripto para vadeli işlemleri ticaretinde uzman olmak, kripto para piyasasını, vadeli işlem sözleşmelerini ve stratejik ticaret uygulamalarını derinlemesine anlamayı gerektirir. Bu makale, kripto para vadeli işlemlerinin özünü keşfeder ve kripto paraların dalgalı dünyasında bir vadeli işlem tüccarı olarak başarılı olmanın yollarını anlatır.

Kripto Para Vadeli İşlemlerini Anlamak

Kripto para vadeli işlemleri, emtialar veya hisse senetleri için vadeli işlem sözleşmelerine benzer şekilde, tüccarların fiyat dalgalanmalarına karşı korunmalarını veya fiyat hareketlerini tahmin etmelerini sağlar. Bu sözleşmeler, altındaki kripto para biriminin miktarı ve kalitesi açısından standartlaştırılmıştır ve vadeli işlem borsalarında işlem görürler. Sözleşmeler, sözleşme şartlarına ve tarafların tercihlerine bağlı olarak nakit veya gerçek kripto para birimiyle karşılanabilir.

Bir kripto para vadeli işlem sözleşmesinin ana bileşenleri arasında sözleşme büyüklüğü (kripto para miktarı), son kullanma tarihi ve karşılama yöntemi bulunur. Vadeli işlem piyasasındaki fiyatlar, tüccarların gelecekteki fiyat hareketleri hakkındaki beklentileri nedeniyle genellikle spot piyasadan (kripto paraların hemen teslimat için alınıp satıldığı yer) farklılık gösterir.

Uzman Bir Vadeli İşlem Tüccarı Olmak

Kripto para piyasasında vadeli işlem ticaretinde uzmanlaşmak, birkaç kritik adımı içerir:

Kendinizi Eğitin: Blockchain teknolojisi, kripto para piyasaları ve vadeli işlem ticaretinin prensipleri hakkında kapsamlı bilgi temelidir. Terminoloji, piyasa göstergeleri ve kripto para piyasasındaki fiyat hareketlerini etkileyen faktörlerle kendinizi tanıştırın.

Riskleri Anlayın: Kripto para vadeli işlem ticareti yüksek derecede spekülatiftir ve önemli kayıplara yol açabilir. Piyasa volatilitesi, kaldıraç ve likidasyon riskleri dahil olmak üzere içindeki riskleri anlamak esastır. Kaldıraç, tüccarların nispeten küçük bir sermaye miktarıyla büyük pozisyonları kontrol etmelerini sağlar, kazanç ve kayıpları büyütür.

Demo Hesap ile Başlayın: Birçok platform, gerçek sermaye riski olmaksızın gerçek ticaret koşullarını simüle eden demo hesaplar sunar. Bu hesapları, ticaret stratejilerinizi pratik yapmak, piyasa hareketlerini anlamak ve riski etkili bir şekilde yönetmeyi öğrenmek için kullanın.

Ticaret Stratejisi Geliştirin: Başarılı vadeli işlem ticareti, giriş ve çıkış noktaları, risk yönetimi teknikleri ve sözleşmeleri seçme kriterlerini içeren düşünülmüş bir strateji gerektirir. Stratejiler, bir kripto paranın altında yatan değerini ve potansiyelini değerlendiren temel analizden, fiyat hareketleri ve ticaret hacimlerine odaklanan teknik analize kadar çeşitlilik gösterebilir.

Bilgili Kalın: Kripto para piyasası, teknolojik gelişmeler, düzenleyici haberler ve piyasa duyarlılığı gibi geniş bir faktör yelpazesi tarafından etkilenir. Bu faktörler hakkında güncel kalmak, bilinçli ticaret kararları almanıza yardımcı olabilir.

Riskinizi Yönetin: Sermayenizi korumak için risk yönetimi tekniklerini kullanın. Bu, potansiyel kayıpları sınırlamak için stop-loss emirleri belirlemeyi, riski yaymak için portföyünüzü çeşitlendirmeyi ve kaybetmeyi göze alabileceğinizden fazlasını yatırmamayı içerir.

Stratejinizi İzleyin ve Ayarlayın: Kripto piyasası dinamiktir ve karlı kalmak için esneklik anahtardır. Ticaret performansınızı düzenli olarak gözden geçirin ve piyasa değişikliklerine yanıt olarak stratejinizi ayarlamaya istekli olun.

Sürekli Öğrenme: Kriptopara alanı sürekli olarak gelişmektedir. Piyasa trendleri, yeni ticaret araçları ve stratejileri hakkında sürekli eğitim, vadeli işlem ticaretinde bir avantajı korumak için hayati öneme sahiptir.

Zorluklar ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Uzman bir vadeli işlem tüccarı olma yolculuğu zorluklarla doludur. Kripto piyasasının yüksek volatilitesi, sözleşme fiyatlarında hızlı değişikliklere yol açabilir ve sürekli dikkat ve hızlı karar verme gerektirir. Ayrıca, potansiyel olarak karları artırırken, özellikle deneyimsiz tüccarlar için önemli kayıplara da yol açabilecek kaldıraç kullanımı dikkatle ele alınmalıdır.

Kripto para borsalarıyla ilişkili düzenleyici değişiklikler ve güvenlik riskleri diğer önemli hususlardır. Kripto paralar ve kripto para vadeli işlemleri için düzenleyici ortamlar gelişmekte olup, tüccarlar piyasayı etkileyebilecek değişiklikler hakkında bilgili kalmalıdır. Ayrıca, işlemlerin güvenliğini sağlamak ve saygın platformları seçmek, yatırımları korumak için kritik öneme sahiptir.

Bu yazı Kripto Vadeli İşlemlere Bir Tüccar Olarak Giriş ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Çocukların hayal dünyasının, kişisel gelişiminin ve eğlenceli zaman geçirmesi içinde önemi bir etmendir. Oyun aynı zamanda çok iyi bir eğitim ve öğretim metodu olarak da kullanılmaktadır.

Çünkü oyun oynayan çocuklarda burada ki davranış şekilleri gerçek hayatlarında da kalıcılık sağlarken sağlıklı bir şekilde gelişmelerine de imkan sağlar. Anne ve babalar çocuklarıyla etkileşimin ve öğretinin içerinde olduğu yeni oyunları çocuklarıyla oynamalı ve onlara öğretmelidir. Çeşitli yaşta çocuklara göre onlarla oynayabileceğiniz bir birinden eğlenceli ve öğreti oyunların listesini aşağıda yayınladık.

Listede bulunan yaş aralıkları ortalama yaşlardır yani o yaşta yazan oyunu illa oynatacaksınız diye bir şey yok. Çocuğunuza uygun oyunu seçip onunda mutlu olacağı bir şekilde birlikte oynamalısınız.

0-10 yaş arası çocuklarla evde oyun oynamak, onların genel gelişimine birçok olumlu etki sağlar. İşte bu etkilerden bazıları:

1. Sosyal Becerilerin Gelişimi: Oyunlar, çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Grup içinde oynamak, paylaşmak, işbirliği yapmak gibi beceriler kazandırır.
2. Duygusal Gelişim: Oyunlar, çocukların duygusal gelişimine katkıda bulunur. Arkadaşlarıyla etkileşimde bulunarak, duygusal zekalarını artırırlar. Kazanma ve kaybetme gibi durumlarla başa çıkma becerilerini geliştirirler.
3. Motor Becerilerin Gelişimi: Oyunlar, çocukların el-göz koordinasyonu, denge, güç ve çeviklik gibi motor becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Bu, fiziksel sağlık ve koordinasyonlarını artırır.
4. Yaratıcılık ve Hayal Gücü: Oyunlar, çocukların yaratıcılıklarını ve hayal güçlerini geliştirmelerine olanak tanır. Kendi hikayelerini oluşturarak, yeni fikirler bulma ve problem çözme yeteneklerini artırırlar.
5. Dil Gelişimi: Oyunlar, çocukların dil becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunur. İsimleri öğrenmek, kelimeleri doğru kullanmak ve iletişim kurmak için oyunlar önemli bir rol oynar.
6. Öz-Düzenleme Becerileri: Oyunlar, çocuklara kurallara uyma, sıra bekleyebilme, kazanma ve kaybetme durumlarına adapte olma gibi öz-düzenleme becerileri kazandırır.
7. Aile Bağlarını Güçlendirme: Aile üyeleri arasında oyun oynamak, birlikte geçirilen kaliteli zamanı artırarak aile bağlarını güçlendirir. Bu, çocukların aileleriyle daha güçlü bir bağ kurmalarına olanak tanır.
8. Eğlence ve Stres Azaltma: Oyunlar, çocuklar için eğlenceli bir etkinlik sunar ve stresle başa çıkmalarına yardımcı olabilir. Oyunlar, çocukların rahatlamasına ve mutlu olmalarına katkıda bulunabilir.
9. Ahlaki Değerlerin Kazanılması: Oyunlar aracılığıyla çocuklara, paylaşma, adalet, saygı gibi ahlaki değerleri öğretebilir ve bu değerlerin önemini kavramalarına yardımcı olabilirsiniz.
10. Problem Çözme Yetenekleri: Oyunlar, çocukların problem çözme becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunur. Oyunlar sırasında karşılaştıkları zorlukları aşmak için çözüm yolları bulma alışkanlığı kazanırlar.

Bu nedenlerle, çocuklarınızla evde oyun oynamak sadece eğlenceli değil, aynı zamanda onların genel gelişimine olumlu bir katkıda bulunabilir.

Evde oynanan oyunlar 2 kişilik

0-1 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

evde oynanan çoçuk oyunları

çocuklar için eğitici oyunlar

1-2 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

2-3 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

eğitici çocuk oyunları

evde oynanacak çocuk oyunları

evde oynanabilen çocuk oyunları

3-4 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

evde oynanan çoçuk oyunlar

evde oynanan çoçuk oyunları

4-5 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

<

5-6 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

7 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

8 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

10 yaş çoçuklarla evde oynanacak oyunlar

<

Bu yazı 0-10 Yaş Arası Çocuklarla Evde Oynayabileceğiniz Eğitici ve Eğlenceli Oyunlar ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

Dijital medya çağıyla birlikte, akıllı telefonlar, tabletler ve bilgisayarlar aracılığıyla müzik dinleme deneyimi büyük bir değişime uğradı. Ancak, farklı dosya formatları arasında uyumsuzluklar ve sınırlamalar mevcut olabilir. İşte bu noktada, mp3 dönüştürme programları devreye girer. Ancak, zaman kaybetmeden ve kaliteli bir dönüşüm yapmak için doğru programı seçmek önemlidir.

Bir şarkı stüdyoda kaydedildiği zaman, düzenleme ve iyileştirmenin yanı sıra, sıkıştırma işlemine de tabi tutulur. Böylece ses dosyasının boyutu azaltılarak CD, DVD, USB Belek gibi depolama cihazlarına yazdırma işlemi yapılır.

Dünyanın en ünlü ve en çok kullanılan ses formatı MP3 dosyasıdır. Çok becerikli ve farklı elektronik ekipmanlar ile uyumlu olan mp3 formatı çok fazla yer kaplamadığı için haklı bir şöhrete sahiptir. Böylece çok sayıda mp3 arşivini bir CD’ye, DVD’ye, USB belleğe yada mp3 oynatıcıya aktarabilirsiniz.

MP3 formatıyla ilgili asıl sıkıntı ise sıkıştırma sırasında ses dosyasının kalitesini şiddetli biçimde düşürmesidir. Sıkıştırırken sesleri bozmasının nedeni ise, bu bozulmayı insan kulağının anlayamayacağına inanmasıdır. Fakat dinleyiciler genellikle bu bozulmaları anlar ve düşük ses kalitesini hemen fark eder.

Böyle durumlarda kayıpsız dosyalar önem kazanır ve orijinal kaydın tek bir bitini bile kaybetmeden tüm detaylarıyla dinleme imkanı sunar. Üstelik bunu yaparken dosya boyutunu da gayet makul seviyelere küçültür. Elinizdeki müzikler düşük kalite mp3 olsa bile bunları kayıpsız ses formatlarına dönüştürebilirsiniz. Bu işi en düzgün şekilde yapabilecek 4 programı tanıtmama izin verin. Böylece elinizdeki dosyanın formatı ne olursa olsun, sonuçta yüksek kalitede (kayıpsız) bir müzik dosyası elde edeceksiniz.

En Kaliteli MP3 Dönüştürme Programları

1- Switch Plus Audio Converter Software

Switch Plus piyasadaki en kapsamlı ve en sağlam mp3 dönüştürücülerden biridir. Bilgisayardaki ses dosyalarını istediğiniz başka bir formata kolayca çevirme imkanı sunar.

Üstelik kullanması çok basit. Önce Add File butonuna tıklayıp müzik dosyalarını ekleyin, ardından Output Format kısmından çevirmek istediğiniz formatı seçin ve Convert yazan butona tıklayarak çevirin.

Switch Plus çok hızlı çalışır ve herhangi bir dosyayı yaklaşık 40 saniyede dönüştürür. Yapılan testlerde kendisine en yakın rakibine yani ikinciye 23 saniye fark atmıştır. Belki tek bir dosya söz konusu olunca büyük bir fark olmayabilir ama koca bir müzik arşivini dönüştürmek isterseniz gerçekten size çok büyük bir zaman dilimi kazandırır. Böylece değerli vaktinizi başka işlere harcayabilirsiniz.

Bu programın toplu işlem özelliği sayesinde binlerce dosya üzerinde işlem yapabilirsiniz. Toplamda 40 dosya formatıyla uyumludur ve 26 farklı formata çevirebilir.

Switch Plus Audio Converter programı elinizdeki DVD ve AVI, MPEG veya MOV gibi video dosyalarının içindeki sesleri kesip çıkarma ve ayrı bir ses dosyası olarak kaydetme imkanı sunar. Ayrıca Spotify ve Pandora gibi sitelerde çalan müzikleri kaydetme özelliğine de sahiptir.

    –  İndir: https://www.nch.com.au/switch/plus.html

2- Stellar Phoenix Audio Converter

Bu program sayesinde ses dosyalarını çeşitli formatlara kolayca dönüştürebilir ve çeşitli taşınabilir cihazlara aktarabilirsiniz.

Stellar Pheonix Audio Converter programının kullanıcı dostu arayüzü bulunuyor ve toplu işlem desteği sayesinde tüm müzik kütüphanenizi aynı anda dönüştürerek zamandan tasarruf edebilirsiniz.

Stellar Pheonix Audio Converter başlıca özellikleri:

• Ses dosyalarını ve video dosyalarını popüler formatlara dönüştürerek farklı medya oynatıcılarda ve farklı cihazlarda dinleyebilirsiniz.
• Ses dosyasını se dosyasına, video dosyasını video dosyasına ve video dosyasını FLAC dosyasına dönüştürebilir.
• Müzik CD’sinin içindeki şarkıları bilgisayara kaydedebilir.
• Toplu işlem özelliği mevcuttur.
• Müzik dosyalarını mp3, wav, acc, flac ve benzeri formatlara çevirebilirsiniz.
• Dönüştürülen dosyayı en iyi şekilde optimize etmek için adım adım sizi yönlendirir.
• Bitrate ve sample rate ayarlarını yapabilirsiniz.
• Stereo dosyaları mono dosyalara dönüştürebilir

    –  İndir: https://www.stellarinfo.com/audio-video-converter.php

3- Xilisoft Audio Converter

Sezgisel bir arayüzü bulunan Xilisoft Audio Converter programı tüm önemli ses dosyalarını destekler. Yani önemli olan bütün ses dosyalarını birbirine dönüştürme kapasitesine sahiptir.

Ayrıca mpeg, wmv ve mp4 gibi video dosyalarının içindeki sesleri dışarı çıkartarak ayrı bir ses dosyası biçiminde kaydedebilir. Fakat yukarıda sıraladığım iki programdan daha yavaş çalışıyor.

Bundan dolayı eğer yüzlerce müzik dosyasını dönüştürecekseniz hatırı sayılır bir zaman diliminin geçmesini sabırla beklemeniz gerekecek.

Xilisoft Audio Converter başlıca özellikleri :

• Ses dosyalarını toplu olarak dönüştürebilir
• Sesleri normalleştirebilir ve chorus gibi efektler ekleyebilir
• Eski tip kasetlerden yapılan ses kaydı dosyasını bile dönüştürebilir.
• Pek çok HD videolarla uyumludur ve mp3, wma, wav, aac, flac ve ape gibi ses formatlarını destekler.
• Sesin bölümlerini işleyebilir
• Ses dosyasını daha küçük parçalara ayırabilir (bölme)
• Çıktı dosyalarının boyutunu belirleyebilir yani seçebilirsiniz.
• ID3 etiket bilgilerini düzenleme
• Ses efektleri ekleme ve ayarlama
• Çoklu kullanım desteği mevcut
• Çok çekirdekli işlemci desteği bulunmaktadır

    –  İndir: http://www.xilisoft.com/audio-converter.html

4- AnyMP4 Audio Converter

Mp3 dönüştürme için bu alandaki en basit programlardan biri AnyMP4 Audio Converter hem video hem de ses dosyalarını farklı formatlara dönüştürebilir.

AnyMP4 23 farklı dosya formatıyla uyumludur ve bu 23 formatı toplam 14 farklı formata çevirebilir. Bu açıdan rakiplerinden daha beceriklidir.

Bu basit ama güçlü araç sayesinde mov, mp4, mpg, wmv ve m4v gibi videoların içinden sesi ayırıp çıkarabilirsiniz.

AnyMP4 Audio Converter başlıca özellikleri:

• Basit kullanıcı arayüzü ve çok hızlı format dönüştürme
• Ses ve videoları mp3, flac, alac, m4a ve aac gibi formatlara çevirme
• Videodan sesi ayırarak istediğiniz formata dönüştürme
• iPhone, ipod, ipad, zune ve android cihazlarla uyumlu ses formatlarına çevirme
• Ses dosyaların kesme veya birleştirme
• Ses efektlerini düzenleme ve ön izleme
• Yüksek dönüştürme hız
• Maksimum 8 dosyayı aynı anda toplu dönüştürme desteği

İndir: AnyMP4 Audio Converter

https://www.anymp4.com/audio-converter/

Bu yazı En İyi Mp3 Dönüştürme Programları ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.

1- Cinsiyet Ayrımcılığı

 Cinsiyet ayrımcılığı, birçok kadının işlerinde yaşadığı zorlukların başında gelir. Bazı kurum ve iş yerlerinin cinsiyet ayrımcılığına son verdiğini söylesek de bu konu birçok işyerinde bayanlar için hala önemli bir sorun teşkil ediyor. Örneğin, birçok şirket kadın çalışanları işe alırken, evlilik veya hamilelik planları olup olmadığını açıkça soruyor. 

2- Cinsel Taciz

Cinsel taciz kadınların çalışma ortamında karşılaştıkları en utanç verici ve üzücü güçlüklerden biridir. Ne yazık ki birçok bayan işlerinde patronu, yöneticisi veya diğer iş arkadaşları tarafından tacize maruz kalıyor. 

[irp]

3- İş ve Yaşam Dengesizliği

Günümüzde kadınların işyerinde karşılaştıkları diğer bir zorluk ise iş ve yaşam dengesizliğidir. Kişisel hayatı ve mesleki kariyeri arasında kalmak bayanlar için oldukça zorlayıcı bir durumdur. Çalışan kadınların birçoğu ailesini ihmal ediyor olma düşüncesi ve işyerinde başarılı olamama endişesi arasında sürekli bir bocalama halindedir. 

4- Doğum Nedeniyle İşe Ara Vermek

Bir bayan için hamile kalmak ve anne olmak çok önemlidir. Ancak çalışan bayanlar için hamilelik ve doğum nedeniyle işyerinden ayrı kalmak büyük zorluklar getirir. Günümüzde bazı şirketler ve kamu kurumları doğum ve süt izni vererek kadının çalışmayı tamamen bırakmasını engelliyor. Ancak herhangi bir esneklik göstermek yerine doğum, süt izni ve bebeğin bakımı için işyerinden erken ayrılmaları gerekçe gösterip bayan çalışanları işten çıkartan işyeri sayısı da oldukça fazladır. 

5- Rol Model Eksikliği

 İşyerlerinde üst yönetim genelde erkek çalışanlardan oluşur. Önemli konumlarda bayan çalışanların sayısının az olması diğer bayanların çoğu zaman cesaretini kırar. Bayan rol model eksikliği onların kariyer yapmasını ve yüksek mevkilere ulaşma isteğini azaltır. Ancak bu zorluk giderek azalıyor. Günümüzde yöneticilik ve idarecilik konumlarında görev alan bayan sayısı bir hayli fazladır. 

6- Mobbing ve Ego Çatışmaları

 Mobbing, işyerinde yönetici veya çalışanların bir kişi ya da gruba yönelik psikolojik baskı oluşturması, taviz edip rahatsızlık vermesidir. Mobbingin altında yatan en önemli neden ego çatışmasıdır. Mobbinge en çok maruz kalanlar ise bayan çalışanlardır. Bayanların daha zayıf ve savunmasız olduğu düşüncesi onların erkekler tarafından mobbing ve tacize maruz kalmasına neden olabilir. Erkek egemen toplumlarda kadınlardan üstün olduğuna inanma erkekler ve kadınlar arasında ego çatışmaları meydana getirir. İşte, bu çatışmalar çoğu zaman iş yaşamında da görülür ve bu durumda bayanlar aşağılama ve alay edilme gibi durumlarla sıkça karşılaşabilir. 

7- Dedikodu

 Bir kadın işyerinde saygın bir konuma ulaştığında, o pozisyona nasıl geldiği ile ilgili her zaman bol miktarda dedikodu ortaya çıkar. Bir kadının, bu psikolojik durumla mücadele etmesi genellikle çok zordur. Çünkü insanın doğası gereği bu tarz dedikoduların her zaman ortaya çıkma ihtimali vardır. 

Sonuç olarak, bayanların işyerinde yaşadığı zorlukların tamamen ortadan kaldırılması mümkün olmayabilir. Ancak toplum veya birey olarak sorunların farkında olmak, destekleyici davranışlarda bulunmak bayanların iş hayatında yaşadığı zorluklar için çözümün başlangıcı olacaktır. Bayanlara düşen görev ise daha cesur ve kararlı olmaları, hedeflerinden asla vazgeçmeden iş hayatlarına devam etmeleridir. 

Bu yazı Kadınların İş Yerlerinde Yaşadığı Zorluklar ilk olarak bu sitede yayınlanmıştır. Lafmacun.Net - Sosyal İçerik Platformu. Yazının kaynağı bu sitedir.