Pierre Curie lise ve üniversite öğrenimi almamasına rağmen ailesinden aldığı eğitim ve bilime duyduğu merakla kendini geliştirmiş ve önemli buluşlara imza atmıştır. Fizik ve kimya alanında çalışmalar yapmıştır. Magnetik bir terazi yapmıştır.
Marie, Pierre’den ders aldıktan sonra 1893 yılında fizik diplomasını almasının hemen ardından öğretmen öğrenci ilişkisi, evlilikle noktalanmıştır. 1895 yılında evlendikten sonra çalışmalarına birlikte devam etmişlerdir. Alanında uzmanlaşmak isteyen Marie özel bir tez konusu üzerinde çalışmaya başlamıştır. Konu “Uranyum ışınlarının incelenmesi” dir. Konu üzerinde çalışırken uranyum minerallerinin az miktarda radyoaktif element içermesi gerektiğini bulmuştur. Kocası ile birlikte konu üzerinde çalışmaya devam ederken bu kez polonyum adını verdikleri yeni bir maddeyi bulmuşlardır. Aynı yıl içerisinde radyum adlı maddeyi de bulmuşlardır.
Olanakları kısıtlı olmasına rağmen tonlarca maden filizinden çok az miktarda radyum elde edilmesine ve bu maden filizlerini depolayacak hangarın içerdiği kötü koşullara, aynı zamanda parasızlığa rağmen çalışmalarını sürdürmüşlerdir. Tüm bu çalışmalardan sonra 1903 yılında Marie ve Pierre Curie çalışmalarının karşılığı olarak Nobel Fizik ödülünü almışlardır. her ne kadar ödülü başka bir bilm adamıyla paylaşmış olsalar bile, ödül aldıktan sonra Pierre Curie, Sorbonne Üniversitesinde ders vermeye başlamıştır ancak bu görevde uzun süre kalamamış 1906 yılında geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitirmiştir.
Pierre’nin ölümünden sonra görevi Marie’ye verilmiştir. Marie burada da çalışmalarına devam etmiş katışıksız radyumu bularak atom ağırlığını belirlemiş ve 1911 yılında kimya alanında Nobel ödülü almıştır.
Artık tanınmaya başlamıştır, maddi açıdan rahatlamıştır ve bunun sonucu olarak Radyum Enstitüsünü kurmuştur.
Birinci Dünya Savaşında orduda kullanılan Röntgenler ilgisini çeker ve bundan sonra ki çalışmaları ışınlar üzerine olur. İki genç doktorun desteğini alarak 1921 yılında Curie Vakfı’nı kurar. Vakfın kuruluşundan sonra çalışmalar ışın tedavisi ve ışın tedavisinin doku ve hücrelere olan etkisi üzerinde devam eder.
Marie ve Pierre Curie yaptığı çalışmalar ve bilim dünyasına katkılarından dolayı tarihteki yerini alır. Başarının yılmadan çalışmak olduğu gerçeğini bizlere gösteren bir çift oluşlarıysa onları ayrıca önemli kılar.
