Madde bağımlılığı, zorlayıcı uyuşturucu arayışı ve olumsuz sonuçlara rağmen kullanımı ile karakterize kronik, tekrarlayan bir hastalık olarak tanımlanmaktadır. Uyuşturucu bağımlılığı zihin, beden ve ruhun bütünleşik tedavisini gerektiren karmaşık bir nörobiyolojik hastalıktır. Beynin yapısını ve çalışma şeklini değiştirdiğinden ötürü bir beyin hastalığı olarak kabul edilir. Uyuşturucu bağımlılığı, bireylerin umutları, hayalleri ve yaşamlarının yok edicisidir. Madde bağımlılığının bireylerde neden olduğu fiziksel ve ruhsal sorunlar şu başlıklar altında toplanabilmektedir:
-
Mide, akciğer, karaciğer, pankreas, kalp ve beyin başta olmak üzere, iç organlarda ve sinir sisteminde kalıcı hasar,
-
Bulantı, kusma, karın ağrısı,
-
Sosyal hayattan soyutlanma ve ilişkilerde kopma,
-
Akıl hastalığı, depresyon, intihar ve ölüm riski.
Türkiye Uyusturucu ve Uyusturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin (TUBİM’) 2014’te yayımladığı 2011 yılı araştırma raporunda maddeyi ilk kez kullanma yaş ortalamasının 14 olduğu gözlemlenmiştir. Yapılan araştırmada, Türkiye’de tütün, alkol ve madde kullanım yaygınlığının belli bir düzeyde ilerlediği, ihmal edilir nitelikte olmadığı ve Türkiye’nin kendine özgü koruma ve önleme planları yapmasının gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu yıl 99. yaşını kutlayan Yeşilay, Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) ile alkol ve madde bağımlısı olan bireylerin tekrar hayata kazandırılması, hayat kalitelerinin yükseltilmesiyle sosyal hayata uyum sağlama sürecinde gerekli sosyal desteğin verilmesi ve kişinin hayatına bağımlı olmadan devam etmesine teşvik edilmesi için aktif olarak faaliyet göstermektedir. Aynı zamanda psikolojik danışmanlık ve sosyal destek hizmetleriyle alkol ve uyuşturucu tedavisi gören veya tedavi görmüş bireylerin hem kendilerine hem de ailelerine yönelik ücretsiz danışmanlık ve rehabilite hizmeti vermektedir.
