ADINI GUINESS REKORLAR KİTABINA YAZDIRAN TÜRK ATI
O bir şampiyondu. Yarış pistlerine birçok şampiyonlukla damgasını vurmuş Eliyeşil Eküris’ne ait olan Karayel kariyeri boyunca start aldığı 18 koşuyu da kazanarak adını tarihe altın harflerle yazdırdı.
1970 yılında dünyaya gelen Karayel (Prince Tudor – Lynda) ‘in hem anne hattı hem de baba kan hattı Hyprion’a dayanmaktadır. İştirak ettiği tüm koşuları kazanma başarısı gösteren Karayel, bu özelliği ile Guiness Rekorlar Kitabı’na girerek arkasında başarılarla dolu bir yaşam öyküsü bırakmıştır.
KARAYEL’İN KOŞU KARİYERİ
2 Eylül 1972’de kolay bir maiden galibiyetiyle başladığı koşu kariyerine hemen akabinde jokeyi Süleyman Akdı ile kısa vadeli Baltacı Koşusu birinciliğini de ekleyen şampiyon Karayel, kalan 17 yarışında da efsane jokey Ekrem Kurt ile fotoya rakiplerinden önde uzanmıştır.
Yarış severlerin adını ezberlediği, her yaştan insanın başarılarına bir şekilde tanık olduğu Karayel’in ilgilileri çok rahat gelen birinciliklerin ardından hedef büyüterek gözünü Ankara klasik koşularına dikmiş ve şampiyon onları mahcup etmeyerek Kraliçe II. Elizabeth koşusu, Prof.Tevfik Başer koşusu ve akabinde Çaldıran Koşusu zaferleriyle yılın tayı olduğunu da ispatlamıştır. İsmine ilham olan rüzgardan bile daha süratli olduğu söylenilen Karayel iki yaşlılığını böylelikle noktalamıştır.
3 yaşlılığına da kazanarak giren Karayel 1400 metre mesafeli Akif Akson Koşusu ve 1600 metrede Erkek Tay Deneme’de rakiplerine fırsat vermeyerek Gazi’ye adım adım ilerlemeye devam etmiştir. İlk defa uzun mesafeyi tecrübe edeceği Sait Akson Koşusu’nda tüm şüpheleri ortadan kaldırdıktan sonra ise Gazi Koşusu’nun en büyük favorisi olmuştur.
O yıl ki Gazi Kupası Koşusu öyle bir mücadeleye sahne olmuştur ki Karayel adeta imkansız denileni başararak şampiyonluğunu tescillemiştir. Safkanın sahibi Sadık Eliyeşil o anları şöyle anlatmaktadır: Ofelya start verilir verilmez liderliği aldı ve son 1000 metrede arada neredeyse 20 boyluk bir fark vardı. Hipodromda Karayel’e güvenenler artık bu farkın kapanmayacağında hemfikir gibi donmuş bir şekilde yarışı izliyordu. Bence de o farkın kapanması çok zordu ve bu düşünceyle dürbünümü indirdim fakat son 600 metreye gelindiğinde Ekrem Kurt’un hâlâ Karayel’i tuttuğunu görünce tekrar dürbünümü kaldırdım ve o an kazanacağımızı anladım. Adeta kanatlanarak gelen Karayel farkı açıp tutarak kazandı. O an kalbim duracak sandım.
Gazi Koşusu’nu kazanan Karayel için henüz her şey yeni başlamaktadır ve en büyük hedef olan Triple Crown’a adım adım yürüyecektir. Saadettin Atığ ve Büyük Taarruz birinciliklerinin ardından Ankara Koşusu’nda da diğer atlara göz açtırmayan Karayel böylelikle adını unutulmazlar arasına yazdırmıştır.
Aynı yıl Karayel ara vermeden ne kadar büyük yarış varsa hepsini kazanmış ve ne denli güçlü, dayanıklı, hırslı ve istekli olduğunu tüm atçılık camiasına göstermiştir. Başbakanlık ve Cumhubaşkanlığı Kupası Koşuları ve Cumhuriyet Senatosu galibiyetleri ile o yıla da damgasını vurdu.
Karayel 4 yaşlılığına geldiğinde sadece 2 defa piste çıkarak birincilikler serisini devam ettirmiş ve 14 Temmuz 1974 tarihinde arkasında birçok başarı bırakarak yarış pitlerine veda etmiştir.
Bir yarışı hariç tüm mücadelelerinde birlikte olan jokeyi Ekrem Kurt, tembel mizaçlı Karayel için şunları söylemiştir: Ona hiçbir zaman kamçı kullanmadım, sadece kulağına hızlanması gerektiğini fısıldadım ve o da beni kırmayarak kantarmayı doldurdu.
Karayel’in hara yaşantısı da başarı öyküleri ile doludur. Oğlu Cartegena hiç mağlup olmadan Gazi Kupası Koşusu’nda aynaya uzanmıştır. Oğlu Seren 1 de Gazi şampiyonu olmuş, Karanimo ise iki defa Cumurbaşkanlığı Koşusu’nda adını birincilik hanesine yazdırmıştır. Oğulları gibi kızları da özellikle hara yaşantılarında pistlere çok kalite isimleri kazandırmışlardır. Altınbaş, Fiorella, İman, Kadriş, Kitkat, Mahinur, Minika, Wanda, Yavça isimli kısraklar hem kariyerleri hem de annelik dönemleri başarılarla dolu isimlerdir.
