Evliya Çelebi’nin Sular Şehri Olarak Tanımladığı Şehir Bursa Gezisi

Dünyaca ünlü gezgin Evliya Çelebi Bursa gezisi sonrasında burayı gördüğü hamamlar ve çeşmeler yüzünden sular şehri olarak adlandırmıştır.

Ünlü gezgin Evliya Çelebi 1640 yılında gelmiş Bursa gezisi sırasında gördüğü çeşmeler, hamamlar onu şaşkına çevirmiş. Bu şehrin çeşmeye ihtiyacı yok ama hayır sahipleri, gelip geçenler için iki bin altmış çeşme yaptırmış diye not düşmüş güncesine. Bu çeşmelerin suyu hep Uludağ’dan inermiş. Bursa gezisi sonrasında ünlü gezgin buraya sular şehri demiş.

Uludağ eskiden Keşişler Dağı olarak biliniyor. Romalılar döneminde, hıristiyanlık dinini yaymak için keşişler Uludağ ve çevresine manastırlar kurmuşlar. Ne zaman ki Osmanlılar bu topraklarda egemen olmaya başlamış, keşişler manastırlarını terkedip gitmişler. Ama dağın ismi Keşişler Dağı olarak kalmış.

Bursa topraklarında tarihte Hititler, Lidyalılar, Romalılar ve Bizanslılar hüküm sürmüştür. Ancak Bursa en parlak dönemini Osmanlılar zamanında yaşamıştır. Osmanlılar bu topraklarda kurulmuştur ve Bursa uzun yıllar başkentlik yapmıştır. Bu nedenle hangi köşeye bakılsa bir Osmanlı eserine mutlaka rastlanır.

Bunun yanında İznik, Hıristiyan dünyası ayrıca önemli bir merkezdir. Hıristiyanlığın ilk konseyi 325 yılında burada toplanmış, İsa’nın sadece bir insan mı yoksa tanrının oğlu mu olduğu konusu ilk burada tartışılmış ve önemli kararlar alınmıştır.

Sıcak su kaynakları açısından da Bursa oldukça zengindir. Şehrin en eski kaplıcası 1394 yılında yapılmış olan Armutlu Hamamı’dır. Sultan Birinci Murad bu hamamı, Bizans döneminde yapılmış çok daha eski bir hamamın yerine yaptırmış. Ortadaki havuzun çevresinde hala Bizans sütunları bulunuyor.

Bursa gezisi sırasında gidilmesi gereken yerler

Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde hem bu hamamdan hem de 1552 yılında Rüstem Paşa tarafından yaptırılan Yeni Kaplıca’dan bahseder.

Şehrin en görkemli yapısı ondördüncü yüzyılda Yıldırım Bayezid tarafından yaptırılan Ulu Cami’dir. Yirmi kubbesi olan Ulu Cami cami Osmanlılar döneminde yapılmış ilk büyük camidir. İçinde hat sanatının en güzel örnekleri bulunuyor.

Yeşil Cami, kubbeleri yeşil çinilerle kaplandığı için bu ismi almıştır. Çarpıcı bir işçiliğe sahip olan caminin kıble kapısı tam üç yılda tamamlanabilmiş. Çelebi Mehmed Han bu kapı için toplam 40 bin altın ödemiş ustaya.

Orhan Bey tarafından 1339 yılında, eski bir Bizans şapelinin yerine yaptırılan Sultan Orhan Gazi Camii’nin inşasında Bizans sütun ve sütun başları kullanılmış. Evliya Çelebi bu camide, Selçuklu Sultanı tarafından Osman Gazi’ye bağımsızlık nişanesi olarak verilen bir bavul gördüğünü söyler. 1800’lerde yaşanan deprem sonrasında bu bavul ortadan kaybolmuştur.
Bursa Kalesi’nin MÖ bir veya ikinci yüzyıla yapıldığı sanılıyor. Kimin yaptırdığı bilinmiyor. Roma, Bizans ve Osmanlılar zamanında kale ve surları birçok defa onarılmış.
Bursa geçmişte de bugün olduğu gibi ekonomisi canlı bir şehirmiş. Çeşitli hanlar, çarşılar, bedestenler, bugün de hala ayaktadır.

Exit mobile version